Tuesday, April 30, 2013

Short Haul

QANTAS says its alliance with Emirates is producing gains for regional centres, with bookings by customers of the Dubai-based airline wanting to travel outside gateway cities tripling.
The airline reports strong inbound sales from the United Arab Emirates, Britain, Singapore, Thailand and Italy, in particular. Qantas executive manager of international sales Stephen Thompson will tell the Australian Tourism Exchange today that the alliance means regional centres are being promoted to a bigger audience than ever before. "We have already seen strong bookings for new codeshare destinations across Australia, including Townsville, Darwin, Launceston, Alice Springs, Devonport, Rockhampton, Broome and the Gold Coast," he will tell the trade show. "As well as making travel within Australia easier . . . the Qantas-Emirates partnership also provides tourism operators with new opportunities to capitalise on the international tourists visiting the country."

Qantas to fight 'false imprisonment' claim

QANTAS says it will not tolerate behaviour that could compromise passenger safety, as it faces legal action for allegedly kicking a group of Aboriginal men off a plane.
The eight men were on their way home to Kempsey, on the NSW mid-north coast, from an indigenous leadership program in Cairns, three years ago.
They claim they were thrown off the plane before it left Sydney, and are suing Qantas for damages, accusing the airline of false imprisonment.
The airline would not comment on specifics of the case but confirmed it would defend the claims in court.
It also denies any discrimination.
“Qantas has a zero tolerance policy towards behaviour it believes could compromise the safety of anyone on our aircraft,” Qantas said in a statement.
“This policy is applied equally to all passengers.”
The men were allegedly locked in a bus parked on the tarmac for an hour-and-a-half, before being escorted back to the terminal.

Wednesday, April 24, 2013

Ucak Kanatlari

Uçak kanadı; ucağın gereksinim duyduğu tasıma kuvvetini elde etmeye yardımcı olmaktadır. Ucak kanatlarının geometrisi uçuş rejimine,irtifasına (kucuk hız, yuksek hız, sesustu hızlar gibi) bağlı olmakla birlikte gerek ust gorunumlerinin ve gerekse kesit geometrilerinin tipik bazı özellikleri vardır. Hava akımı ilk olarak hücum kenarından(leading edge) kanada temas eder ve firar kenarından(trailing edge) kanadı terk eder.Kanat profili kanadın enlemesine profil alındığında ortaya çıkan profildir..Buradaki enönemli faktör kanat kalınlığı ve alt-üst yüzeylerin kavisliğidir.Genel olarak kanat üst kavisi büyük olan uçaklar düşük hızlı uçaklardır.Hız arttığında kanat üst yüzey kavisinin azalması gerekir,aksi takdirde geri sürükleme yani drag meydana gelir.Özellikle ses hızının üstündeki uçan ses üstü uçaklarda kanat kavisi dolayısıyla kanat kavisi çok azdır.Günümüz modern hızlı uçaklarında alt ve üst kavisler hemen hemen birbirine eşittir.Bu kanatlara SÜPERKRİTİK KANATLAR(Supercritic wings)olarak isimlendirilir.Normal tip kanatlarda kanadın en kalın yeri kanadın üst yüzeyinde ve hücum kenarına yakındır.Ses hızına yakın uçuşlarda hava akımı kanat yüzeyini takip edemez hale gelir  ve kanadın üst yüzeyinde bir şok dalgası oluşturur.Bu da kanadın kaldırma kuvvetini ve ayrıca geri sürüklemesini -drag-artırır.Süperkritik kanatlarda ise kanat orta bir yerde enkalın noktasına ulaşır ve sonuçta ses hızına yakın hızlarda meydana gelen şok dalgası daha geride enfazla kaldırma kuvvetinin oluştuğu bölge yakınlarında oluşur.Bu da hava direncini azaltarak özellikle ses hızına yakın transonik uçuşlarda yüksek verim ve yakıt tasarrufu sağlar.Süperkritik kanatlar imalat kolaylıklarının yanı sıra daha hafif yapılabilirler ve kalınlık ve hacimleri dolayısıyla gelişmiş ve kompleks kontrol yüzeylerini barındırabilirler.Bir kanatta bilmemiz gereken bazı terimler :
veter /kord hattı(airfoil cord line):kanat hücum kenarı ile firar kenarını birleştiren hayali hat olarak tanımlanır.
Basınç merkezi(center of pressure):kaldırma kuvvetini elde ettiğimiz kanat alt bölgesindeki yüksek basınç ile kanat üst yüzeyindeki alçak basınçın kanat boyunca yoğunlaştığı hayali çizgidir.Hücum açısı arttıkça yeri hücum kenarına doğru artar.
Kanat hücum açısı(angle of attack:AOA):kanat kesitindeki veter hattının hava akış doğrultusunda yaptığı açı olarak adlandırılır.Sabit hızda hücum açısı bir miktar artırılarak kaldırmada artış sağlanabilir ancak bu süreklilik sağlamaz .Çünki kaldırma açısının fazlalaştırılması demek kanat üzerindekikritik hücum açısını hava akımı aşarsa hava akımı daha da türbülanslı hale gelir,kaldırma azalır,girdaplar oluşur ve İngilizcede stall olarak bilinen havada tutunamama oluşur ve bu durumda uçağı havada tutmak oldukça zorlaşır.Bundan dolayı kanat tasarımları genelde twisted yani kanat ucu gelende burkulmus olarak tasarlanır böylece kanat ucundan akan hava akımı daha az türbülanslı elde edilmeye çalışılmıştır.Sürtünmeyi sıfıra indirmek imkansızdır ancak değişik denemelerle enuygun kanat profiline ulaşılmaya çalışılmaktadır.Amaç fazla kaldırma kuvveti ve en az sürüklemeyi elde etmektedir.
Kanadın alt ve ust yuzeyleri arasında bir basınc farkı olusması aslında kanat etrafından gecen
havanın hız kazanmasıyla ilgilidir.Hava hızlandıkca basıncı azalır.Kanadın ust yuzeyinden gecen hava alt yuzeyden gecene kıyasla dahafazla hızlandığı icin ust yuzeydeki basınclar alt yuzeydekilere kıyasla daha kucuk olur. Boylece bir basınc farkı doğar.Bu fark bizim için önemlidir çunki bu fark kaldırma elde etmemizi sağlar.Bu önceden de bahsetmiştik.Hatırlatma yapmak istedim. 1990'lardan beri NASA'da uçakların yüzeyi ve kanat geometrisi üzerine çalışmalar yoğun bir şekilde devam etmektedir. Bu araştırmalar meyvesini vermiş ve son yıllarda gelişmiş uçaklarda kullanılabilecek şekil değiştirebilen yeni kanatlar (Morphing Wings) üretilmiştir. ‘Morphing’ uçaklar üzerindeki çalışmaların ve yeni uçak tasarımlarının tahminen 2023 yılında biteceği belirtilmektedir. Eski uçak kanatlarına kıyasen daha esnek olan yeni dizaynın şekli ve yüzey yapıları, içine konan kontrol algoritmalarıyla kumanda panelinden yeniden düzenlenebilecek ve uçakta uçma şartlarına göre değişiklikler yapılabilecektir. Mevcut hâliyle bile 'Morphing Wings' mekanizması, girift bir işleyişe ve kontrol sistemine sahiptir. Yapılmaya çalışılan şey, mevcut uçak kanatlarının uçuş şartlarına uygun, gerekli değişiklikleri yapabilir hâle getirilmesidir.Buradan resim ve terim açıklamalarına bakabilirsiniz.
Havacılık dolu günler diliyorum.Sağlıcakla kalın.
     

Friday, April 19, 2013

Igor Skorsky


Herkes hava araçlarının nasıl,hangi sebeple,kim tarafından ,neye hizmet etmek amacıyla üretildiğini ve diğer soruların cevabını aramak,bilmek istemektedir.İnsanoğlu uçmak arzusuna ulaşmak arzusuyla bir kaç deneme yapmış ancak bilindiği üzere Williams kardeşler ilk başarılı uçuşu gerçekleştirmiş ve tarih sahnesinde yerini almıştır.Uçakta durum böyle ancak helikopterde durum biraz farklıdır.Helikopter’i ilk olarak Leonardo da Vinci figure olarak tablolarında çizmiş ancak fikir olarak ortaya çıkması hemen kolay olamamıştır.Çünkü helikopter uçağa gore daha karmaşık hava aracıdır.Kısa mesafede kalkması,engebeli bölgelere uygunluğu,onu uçaktan ayıran en belirgin özelliklerdendir.Bu hava aracının da bir fikir adamı,ilk prototipini yapan bir insan vardır tabiki.O da Igor Skorsky dir.Aslı Rus dur ancak sonraları Amerikaya gitmiş ve biz helikopteri helicopter yapan insanı Amerikalı olarak bilmekteyiz.Igor Skorsky Rus asıllı bir Amerikalıdır.Skorsky 1889 yılında Kiev şehrinde doğmuştur.Amerikaya göç ettikten sonra 1923yılında Skosky Havacılık Muhendisliği şirketini kurmuştur.1939 yılında ilk güvenilir helikopteri geliştirmiştir.1972 yılında Amerikanın Easton şehrinde ölmüştür.Şu andaki sahibi United Technology Corporation(UTC)  dir. Geliştirdikleri teknoloji ile helikopter kullanımını güvenli hale getirdiler ve şirket bu sayede dünyanın sayılı havacılık şirketlerinden biri haline geldiler.

Wednesday, April 17, 2013

Helikopter

Bugüne kadar yazılarımızda uçağı,biraz system olarak,biraz tasarım olarak inceledik ve incelemeye devam edeceğiz .Ancak uçaktan farklı olarak döner kanat olarak isimlendirdiğimiz ingilizcesi Rotary Wing olan Helikopterlere biraz göz atalım.Helikopter basit olarak döner kanatların etkisiyle yerinden kalkabilen,havada asılı kalabilen(hover)ileri-geri manevra yapabilen,uçaklardan farklı olarak dağlı –engebeli yerlere inip-kalkişını kolaylıkla gerçekleştirebilen hava aracı olarak tanımlayabiliriz.Tabiki tarifini uzatabilir,yararlarını uçağa gore avantajlarını istediğimiz kadar uzatabiliriz.Ben genel olarak kısa bir tanım yapmayı uygun buldum.Helikoptere neden döner kanat denmesinin sebebine gelince:Uçaklardaki kanatların ortadan kesitini aldığımız zaman,oluşan profil helikopterlerde döner kanat olarak nitelendirilen pallere benzemekte,kaldırmayı,helikoptere kaldırma gücünü,ileriye ivmelenmesini sağlayan bu pallerdir.İlk helicopter 1942 yılında Igor Skorsky tarafından tasarlanmıştır.Basitçe ana rotor ve anti-torku sağlayan anti-torque  tail rotor dan ve bunlara güç iletimini sağlayan tek veya çeşitleri ve fonksiyonlarına gore motorlar mevcuttur.İlk uçuşunu 2 Fransız kardeş gerçekleştirmiştir.
Helikopter pervanesi de uçak kanadı gibi eğimli yani twisted  bir yapıya sahiptir fakat çok daha incedir.Nedeni ise yüksek hızda dönmesi için pallerin ince,sürtünmeden az etkilenmesi gerekir.. Ana motordan bir şaft ile alınan dönme kuvveti pervaneye iletilir. Pervane şanzıman sistemiyle yavaşça harekete başlanıp daha sonra optimum hızına ulaşır. Bu dönme kuvvetinin sürekliliği hayati önem taşır. Helikopter yerden havalandıktan sonra ,motor durmadan hareket etmesi ve helikopter de aksi yonde yani motorun çalışma yonunun aksine donmek isteyecektir.Ancak bunu engellemenin tek yolu kuyruk paline pervane takılmasıdır.Bunu tail rotor  gerçekleştirir yani anti torque gücünü elde ederek helikopterin ters yönde dönmesi engellenmiş olur.  Pervane gücünü bir şaft ile ana motordan alır. Helikopterin havadayken spin atmaması için dengeleyici görevine sahiptir.Amaçlarına gore helikopterler:kurtarma helikopterleri,yangın söndurme amaclık kullanılan helikopterler,ambulans helikopterler,tank vs amaclı agır muhımmat için kullanılan helikopterler,savas amaclık yuksek manevra gucune sahip atak helikopterleri mevcuttur.
Turkiyede helikopter pazarı cok fazla gelişmemekte olup,sadece Ankarada bulunan İçişleri Bakanlıgına baglı olan havacılık dairesi başkanlıgı ve T.S.K nin Kara Havacılık Okulunda helikopter bakımı ve eğitimi yapılmaktadır.Diğer hava araclarına gore fazla tutulmamıstır.Ancak yaptıgı gorevler cok fazla canı kurtarmıs,önemli görevleri basarıyla gerceklestırmıslerdır.

Tuesday, April 16, 2013

Havayolu Ittifaklari(Airlines Alliances)

Havayolları  Ittifakları
Sevgili okuyucularım.Buhaftaki havacılık konusu ilginizi çekebilecek,aklınızdaki sorulara cevap verecek türden seçmeye çalıştım.Bildiğiniz gibi dünyadaki havayolları  hepsinin dahil oldukları bir havayoları ittifakına üyedir.Büyük havayollarının liderlik yapmış olduğu bu ittifaklar(alliance)  codeshare anlaşması ve diğer yararları ve zararları ile şirketlerin kasasına para girmesi,büyümesi anlamına gelmektedir.3 adet havayolları ittifakı vardır.Bunlardan en büyüğü olan Star Alliance 1997 de kurulmus olup encok ödül alan ittifaktır.Liderliği Luftansa Alman Havayollarının çektiği kuruluşunda Air Canada,SAS,Lufthansa,Thai Airways ve United Airlines ın  liderlik yaptığı  ittifak ,Turk Havayollarının da katılmasıyla gücüne güç katmış olup,Türk Havayolları  adına sevindirici bir gelişme olmuştur.Mevcut 27  uye havayolu ve 4023 adet ucak filosuyla güçlü bir grup olarak lider durumundadır. Diğer bir ittifak ise One world ittifakı olup 12 havayolu üyedir.Enbüyükleri Avustralya merkezli Qantas olup Amerikan Airlines  ise diger bir buyuk havayollarıdır.Havayoları ittifaklarının müşterilere yani bizlere ne gibi yararları vardır?Biz örnek verecek olursak THY nın uçmadıgı bir noktaya ucmak istiyoruz.Bilet almak için THY nin ofisinden bilet almak istediğimizde THY bize Istanbul-Syndey bileti kesiyor.Ancak buraya ucusu olmadıgı halde biz bilet alabiliyor Tayland aktarmalı olarak anlamsalı havayollarıyla Sidneye ucus gerceklesıyor.İki havayolu karsılıklı olarak menfaatlerı cercevesınde bu codeshare anlasması yapıyor ,değişik havayolları ile değişik kategorilerde antlasmalar yapmaktadırlar.Biz biletimizi THY den alıyor ancak Avustralyaya THY ile ucmuyoruz.Yararını bu kucuk ornekle anlatmaya calıstım.Tabiki durum tersıde olabılıyor.Avustralyadan biri Turkiyeye ucmak istiyor.Ornegin Qantas veya diger havayollarından alınan bileti codeshare ucus  hangi havayollarıyla yapıldıysa onunla ucar,ama elinde THY nin bileti olur ancak THY nın ucagıyla ucmus gibi olurlar.Bir diger ittifak ise Skyteam olup bu hava yoları ittifakı diger 2 buyuk havayolları ittifakına gore kucuk ve fazla tanınmamıstır.

Friday, April 12, 2013

UÇAK KONTROL YÜZEYLERİ(Aircraft Control Surfaces)

)
Uçakların havada hareket ederken ihtiyacı olan sağa sola olan dönüşleri,yukarı-aşağı hareketini,yunuslama hareketi için gövde ve kanat ana elemanlarına ek olarak yardımcı elemanlara ihtiyaçları vardır.Uçakta bulunan bu elemanlara Auxilary Control Surfaces yani yardımcı control elemanları diyoruz.
Bilindiği gibi hava araçları 3 eksende hareket etmektedir.bunlar yatış(roll),yunuslama(pitch),ve dönme (yaw ) eksenleridir.Bu saydığımız hayali eksenler herzaman uçağın C.G(Center of Gravity) Ağırşık merkeziyle kesişirler.
Roll:uçakların kanatları uzerine sağa-sola yarış yaptığı,burun ucu ile kuyrugu birleştiren hayali bir eksen olarak bilinir.
Pitch:Kuyruktaki Elevatörün yukarı –aşağı hareketiyle uçak alçalma yada yükselme  hareketi yapar.
Yaw:Uçakta bulunan kuyruktaki Rudderın sağa sola dönmesiyle oluşan hava akımını keserek yada akışa izin vererek uçağın burnunun sağa sola donmesini sağlar.
Uçaklarda anlattığımız gibi ana control yüzeyleri olan aileronlar,elevator ve rudder dan başka yardımcı control (Auxilary control surfaces)yüzeyleri de mevcuttur.Bu yardımcı kotrol yüzeyleri,gerek kararlılığı artırmak gerek aerodinamik olumlu etkilerinden dolayı kullanılmaktadırlar.
Aileron olarak isimlendirilen elemanlar kanatçık olarak bilinir ve sağa ve sola yatışı kontrol etmekte kullanılırlar.Kanatçık birbirinin tersi yönünde hareket ederler ve aşağı inen kanatçık oradaki kaldırma gücünü artırırken yukarı kalkan kanatçık hava akısını bozarak kaldırma kuvvetini azaltır ve uçağı kanatçığın yukarı tarafa kalktıgı tarafa uçağı yatırır.Kanatcıklar genelde kanadın firar kenarında ve kanadın ucunda bulunurlar.
Elevatorler ise,uçağın kuyrugunda bulunurlar ve uçağı burnunun aşağı yukarı hareketini sağlarlar.
Rudder ise;uçağın kuşbakışı bakıldıgında saga-sola hareket kararlılıgını saglarlar.
Bu saydıgımız hareketler tabiki mekanik,hidrolik,elektrik,fly by light vefly by wire sistemiyle control yuzeylerine iletilmektedirler.Bu sistemler kendi başına bir system oldugu için burada değinmiyeceğim.
Yardımcı control yüzeylerinden Flaplar; düşük hızlarda kanat yüzey alanını artırarak kaldırma kuvvetini artırmak ve 5-10 derecelik açılan flaplarla uçağı kısa mesafeden kaldırmak mümkün olmaktadır.Slatlar;Düşük hızlarda kanadın kaldırma kuvvetini artırarak uçagın havada tutunmasını sağlarlar ve yine yuksek hucum acılı ucuslarda kana tile slat arasında yeterli hava akısı devam ettiğinden stall olayını önlemiş olurlar.Spoiler ise;karıştırıcı olarak da bilinirler ve firar kenarı flaplarının hemen onunde bulunan dikdörtgen seklindeki elemanlardır.Hava akımını karıstırıcı ve geri sürüklemeyi artıran bir yapısı vardır.Uçak tekerleği yere değdiğinde  açılıp sürtünmeyi artırarark ucağın yavaslamasını sağlar.Tab ler ise;uçağın hareket eksenındeki hareketinin yakıt azalması,ruzgar-fırtına veya diğer etkenlerle değişmesiyle aileron ,rudder ve elevatorun firar kenarlarında bulunan küçük control yuzeyleridir.Mekanik ve elektriki olarak ayarlanırlar.Trim yaparak pilot uçağı daha kolay control etmek için kumandadaki yukunu aaltmasına yardımcı olur.Teknolojinin gelişmesiyle genelde artık servo motorlu olarak kullanılmaktadırlar.

Wednesday, April 10, 2013

P&W, Air NZ To Increase V2500 Engine Shop Capacity 50%

P&W, Air NZ To Increase V2500 Engine Shop Capacity 50%
By Adrian Schofield adrian_schofield@aviationweek.com
Source: AWIN First

Pratt & Whitney and Air New Zealand plan to invest a combined NZ$20 million ($16.8 million) to increase by 50% the capacity of their joint venture engine overhaul center.

The project will allow the Christchurch Engine Center in New Zealand “to consolidate all of its operations into one central workshop where currently they are operated out of multiple locations,” the center’s general manager Brendon McWilliam tells Aviation Week. It will also mean efficiency gains, he says.

“While the main driver for the extension is consolidation of activities, we are designing the building with the ability to expand the throughput of engines when the demand is required,” says McWilliam.

The facility, which primarily overhauls IAE V2500 engines fitted to Airbus A320-family aircraft, is constrained to a rate of about 80 engines per year, and the upgrade will allow it to increase annual capacity to 120 units. The expansion means “we will be positioned well for growth in the future,” McWilliam adds.

The V2500 engine shop was established in an existing facility in 2005, with P&W owning 51% and Air New Zealand 49%, and currently employs more than 300 staff. This latest expansion is due to be completed in 2014.

While Air New Zealand’s growing A320 fleet is an important source of work for the facility, it also has many overseas carriers as customers.

Turkish Spending Spree - MAX and NEO Update

Turkish Airlines is on a narrowbody spending spree. Its aggressive expansion plans from its hub in Istanbul are based on its narrowbody operation, and today's announcement that Turkish will order 40 737 MAX 8 and 10 MAX 9s follows the airline's recent commitment to order four A320 NEO and 53 A321 NEOs (in addition to Boeing 737 NGs and Airbus A321 CEOs).

After both orders have been finalized, Boeing's firm MAX count will be 1235 while Airbus will count 2125 firm orders for the NEO. For now, here's how the firm order book looks for both types.

Friday, April 5, 2013

UÇAK YAPI MALZEMELERİ(Aircraft Structure Materials)


Bilindiği gibi uçaklar havadan ağır araçlardır.Performansları uçağın ağırlığına,motor şekline,tarzına,amacına,kanat tasarımına,gövde tasarımına bağlı olarak değişmektedir.Uçakların dış görünümünün zarif,ince ve aerodinamik olarak da hava akımına en uygun olarak tasarlanmaktadır.Ancak yapısal olarak da oldukça dayanıklı ve olabildiğince hafif olması gerekmektedir.Bu konuyu açıklamak gerekirse;ilk uçaklar bilindiği gibi tahta yapılmıştır.Balsa isimli ağaçlar kullanılmaktaydı ve hala günümüzde maket uçaklar yapımında kulanılmaktadır.Zaman içinde  teknolojinin daha da gelişmesiyle tamamen metal uçakların yapımı başlamıştır.Uçaklarda kullanılan ana metalleri sıralarsak:
Aliminyum:Aliminyum özgül ağırlığı 2,56 kg/m3 olan hafif bir metaldir.Hafif olmasından dolayı tercih edilmektedir.Ancak mukavemeti çok fazla olmadığı için diğer metallerle alaşım yapılarak kullanılmaktadır.Uçaklarda kullanılan aliminyum oldukça sağlam ve mukavemeti çok yüksektir.Uçaklarda kullanılan en yaygın olanları 2024,7075,5052,6061olarak kullanılan alaşımlarıdır.Özellikle zon teknolojiyle metal yapıştırma tekniğiyle perçinsiz olarak parça grupları yapılabilmektedir.En önemli olan aliminyum-lityum alaşımı günümüzde çok yaygındır.Aliminyum-lityum alaşımı diğer aliminyum alaşımlarına gore %9 daha hafiftir ve sertliği yaklaşık %5 daha fazladır.Normal aliminyum alaşımları 150 cantrigrat dereceye dayanırken yeni bulunan CU78 alaşımı 290 dereceye kadar dayanmaktadır.Uçaklarda kullanılan enyaygın alaşım serisi 2000 serisi alaşımlar ve 7000 serisi alaşımlardır.2000 serisi alaşımlarda  yan malzeme bakırdır ve ağırlık olarak % 4 kadar eklenir.Mukavemeti artırmak için magnezyum da eklenir.7000 serisi alaşımlarda ise  %5-8 arasında çinko eklenir.Buda mukavemeti artırır .Aliminyum alaşımları şekil vermeden once ve sonra temperleme uygulanır ve bu işlem ile beraber metal üzerinde oluşan stressi azaltır.Örneğin B 777 uçağın gövdesinde klasik 2024-T3 alaşımı yerine 2524-T3 alaşımı kullanır.
Magnezyum:Aliminyumdan daha hafif bir metal olup yoğunlugu 1,95 kg/m3 tür.Uzun yıllar uçak yapımında kullanılmaktadır ancak metal paslanması dolayısıyla çok fazla tercih edilmemektedir.Yaygın olarak kullanılan alaşım türü:HK31-H24,AZ31B-H24 ve M1A-F dir.Genellikle aliminyum alaşımlarına katkı olarak kullanılmaktadır.
Çelik:Özellikle bağlantı ve yapısal parçalarda kullanılır.İiniş takımları,kanat ,gövde,kuyruk bağlantı elemanları ve darbelere maruz kalan bölgelerde tercih edilirler.Enbüyük dezavantajı ağır olmasıdır.
Titanyum:Kullanılan enyaygın metaldir.Aynı mukavemete sahip çelikten %44 daha hafiftir.Isıya,korozyona  ve dayanıma kabiliyeti cok yuksek ancak işleme ve şekil verme zorlugu nedeniyle uçakların cok krıtık yuk tasıyan baglantılarında,motorların etrafındakı ISI KALKANI-HEAT SHIELD- olarak ve yuksek ısı goren bolgelerınde  ve turbin pallerınde kullanılırlar.Ses hızının 3.5 kat misli hızlı uçan SR-71 uçağının tüm kanat ve gövde kaplaması titanyumdur
Ayrıca bunlara ek olarak kompozit adını verdiğimiz malzemeler vardır,bunlar birden fazla farklı malzemenin bir araya gelmesiyle kimyasal reaksiyona girmeden elde edilen malzemelerdir.Matrix ve reinforcement olmak uzere 2 ana bileşeni vardır.Kompozit malzemenin ozellikleri ve dezavantajlarını kısaca acıklarsak:Korozyona cok dirençlidir,yorulma –fatique-oranları metallere gore cok fazladır,içlerine yerleştirilen elyafların yönünü ayarlayarak istenen yonde yüksek mukavemet sağlanır,radar yansıtması çok düşüktür,dezavantajı:üretim maliyetleri yüksektir,tamir metodlarının her yerde yapılamaması,ısıya dayanımları metallere gore düşüktür(ısıya dayanıklı komposit ler hariç).

Ucak Pervaneleri

Uçak pervaneleri genel olarak motordan gelen mil yardımıyla elde edilen dönme gücünü itme veya çekme gücüne çevirmektedir.Pervanaler genel olarak düz veya twisted(burkulu) bir kanat kesitinden başka birşey değildir.BUrkulmuş olması ve uca doğru incelerek gitmesinin amacı pervane boyunca düzgün dağılmış bir itme gücü elde etmektedir.Çünki pervane üzerinden akan hava akımı uç kısımlarda enyüksek hıza ulaşmaktadır.Böyle olduğunda sabit açılı pervanelerde uç kısımlarda hava akımı ayrılmaları olur,buda yakıt sarfiyatı ve türbülanslı akım yarattığından pekfazla ilgi görmemiştir.
Pervane çeşitlerine bakacak olursak:Hatve özelliğine gore ve güç iletme şekline gore ve diğer özelliklere gore çeşitlere ayrılırlar.Diğer özellik dediğimiz özellikle Rus uçaklarında gördüğümüz birbirinin tersi yönünde dönen çift pervaneli system yani counter rotating propeller denilen pervanelerdir.Bunlar aynı motora bağlı birbirinin tersine dönen pervaneler sistemidir.Örnek olarak Rus AN-70 nakliye uçaklarında kullanılmaktadır.Güç iletme şeklini şöyle değerlendirebiliriz:Puller çekici ve pusher itici pervaneler olarak sınıflandırabiliriz.Çekici pervaneler uçağı öne dogru çekerler,özellikle uçağın önündedirler.Pusher pervaneler  genelde uçağın arkasındadırlar ve ileri dogru itme gücü aktarırlar.Hatve yani pitch özelliğine gore pervaneleri 2 ye ayırabiliriz.Sabit –fixed- ve constant – speed pervaneler yani değişken hatveli sabit devirli pervaneler mevcuttur.Bunlarda pervane hücum açısı değiştirilebilir.Sabit hatveli pervanelerde hücum açısı değişmez.Açı uçağın seyir hızına gore enverimli olacak şekilde sabitlenmiştir.Bu pervaneler direk olarak motorun krank miline veya devir düşürücü bir dişli kutusu çıkışına bağlıdır.Pervane hücum açısına hatve açısı denmektedir.Bunlardan başka pervanelerin uçaklara olan değişik etkileri vardır.Mesela tork etkisi,cayro etkisi,feathering etkisi,slipstream etkisi gibi.

Turkish Engine Center

Adından da anlaşıldığı üzere Türk Motor Merkezi. THY Teknik ve Amerikali pratt whitney uçak motoru üreticisinin kurmuş olduğu bir şirket.Buradan şirkete daha detaylı bakabilirsiniz. şirket Sabiha Gökcen Havalimaninda ancak apron dışında. tam adresi: turkish engine center (tec). turkey. postal code, city: 34912 istanbul
Bilgi için bu wordpress bloguna goz atabilirsiniz.

Avustralyada Ucak Teknisyeni Olmak

Avustralya sivil havacilik kurumundan lisans almak avustralya sivil havacilik kurumundan lisans almak avustralya ya geldim,ucak teknisyeni lisansi almak istiyorum diyorsaniz bu yaziyi takip etmekte yarar var.oncelikle sinavlarin easa ile ayni oranda zor oldugunu soyleyebilirim.nasil basvurur,kaclira ucreti diyorsaniz buraya girerek bilgilere ulasabilirsiniz.ucak teknisyeni olmak isteyen,meslegini Avustralyada surdurmek isteyen genclerimize duyurulur.

SEEK

Adından da anlaşılacağı üzere seek, bir iş bulma sitesidir. Avustralya’nın en çok rağbet gören sitesine buradan ulaşabilirsiniz. “Seek” zaten ingilizce olarak da aramak anlamına gelmektedir.

Hungry Jacks

Hepimiz burger king markasını duymuş, istesek de istemesek de gidip bir menu aldığımız olmuştur. ancak şöyle bir durum var; her ülkede aynı isimle bilinen burger kingavustralya’da hungry jack’s olarak biliniyor. ilk bakişta çok ilginç geliyor tabi kii ancak sonraları alışıyor insan. bir diğer önemli nokta helal ve helal olmaması durumu. müslüman insanlar genelde helal mc donalds noktalarından tercihlerini kullanıyor ancak şu an için hungry jack’s helal resturant avustralya’da açılmamış durumda

Holden

Bilindiği gibi her araba üreticisi değisik ülkelerde değişik markalarla arabasını tanıtmaktadır. Opel markasını bilmeyenimiz yoktur. Aslında GM şirketi ama Türkiye pazarına Opel markasıyla girmiş ve çoğu avrupa ülkesinde böyle bilinmektedir. Ancak Avustralya’da opel ismi değil de Holden olarak biliyoruz bu markayı. mesela opel astra değil, holden astra olarak biliniyor. daha fazla merak edenler bu adresden tasarımlara ve diğer ihtiyaciniz olan ek bilgilere ulaşabilirler.

Gumtree Ilan Sitesi

Bilindigi gibi Ebay en büyük ilan sitesi ve alternatifleri de bayaa bir rağbet görmekte. Eğer bedava ilan vermek istiyorum ve aynı zamanda da pozitif sonuçlar almak istiyorum diyorsaniz Gumtree bu konuda işinize yarayacağa benziyor. Ayrıca mobile ve iphone uygulamalarına bakıp buradan indirmeniz de mümkün.

CASA

Avustralya Sivil Havacilik Otoritesi(CASA)Avustralya da diger ulkeler gibi sivil havacilik kurallarinin oldukca siki oldugu bir ulkedir.Slogani Safe Sky for All olup sivil havaciliga daha baska bakmayi basarmistir.2015 yilina kadar EASA kurallaina donmeyi amaclayan kurum bu isi hizlandirma adina degisik adimlar izlemektedir. Bu adimlari ve ihtiyaciniz olan bilgileri www.casa.gov.au adresinden bakabilir,eger yabanci bir ulkeden geliyorsaniz lisans donusum,sinavlar ve pilot kosullarinin ne oldugunu gormek adina siteye bakmakta yarar oldugunu dusunuyorum

Wednesday, April 3, 2013

Get with it, CASA: ease 'airplane mode' rules

"WE are now preparing the aircraft for takeoff. Please ensure your seatbelt is fastened, your seat is fully upright and that all mobile phones, iPads, other tablets or electronic devices are completely switched off and not simply switched to 'airplane mode'."
Every Australian airline traveller has heard this dictum, or something like it, repeated ad nauseam and seen the flight attendants prowling the aisles in the seemingly endless wait for takeoff, seeking to spot some bolshie type with an iPad or Kindle e-reader screen still glowing.
Source:theaustralian

IAE V2500 Engines,V2500 Ucak Motoru

IAE V2500
Bu hafta Airbus 319-20-21 serisinde kullanılan V2500 motorlarından bahsetmek istiyorum.Bu motorun diğerlerinden farkı olduğu için bahsetmek gereği duydum.1983 yılında üretimi gerçekleşmiş ve 1988 yılında certifikasyon işlemlerininin ardından uçuşa başlamıştır.Bilindiği gibi uçak motorları üreticisi olarak genelde General Electric,Snecma ve Pratt Whitney gibi dev isimleri biliyoruz ve duymaktayız.Ancak V2500  bakıldığında anaşılacağı üzere dünyadaki en büyük 5 motor component üreticisinin ortak üretimi olduğu anlaşılmaktadır.Bu 5 üreticinin arasında şuan iiçn Türkiye yok ancak Türkiyenin de içinde olduğu değişik projeler var.Bunlardan enönemlisi JSF(Joint Strike Fighter) motor tasarımı konusunda bu uçağa tasarım olarak bir katkısı mevcuttur.Bu 5 liderlerin isimlerine bakarsak:
Hpt(High Pressure Trubin) Pratt Whitney tarafından üretilmiştir.LPT(Low pressure turbine) MTU Aerospace tarafından,LPC (low pressure compressor) Japon şirketi tarafından üretilmiştir.Kısaca bir v2500 turbofan motorun özelliklerine bakacak olursak:
V2500 2 şaftı olan high by-pass bir motordur.
22,000 to 33,000lb thrust güce sahiptir.
Fan çapı 63.5 inches (1.61m) kadardır.
4 kademe  LP compressor ve 10 kademeden oluşan HP Compressor vardır.
20 yakıt enjeksiyonu ve Single annular combustor tarzı yanma odası vardır.
2 kademe HP turbine ve 5 kademe  LP turbine vardır.

The official beginning starts

Qantas and Emirates, the official beginning of the subsidiaries of a Qantas A380 on Sydney Harbour on the morning of March 31 and celebrated by performing a demonstration flight on the Emirates A380 aircraft altitude of 500 meters.

Tuesday, April 2, 2013

Armenian national airline Armavia declares bankruptcy

ARMENIA'S last national airline, Armavia, has ceased operations and launched bankruptcy procedures due to grave financial problems, the company said.

Havada Korkutan Koku

Lufthansa'nın A380`lerinde uçuş ekipleri tarafından tespit edilen kokunun sebebi ise henüz belirlenemedi.

Lufthansa kaptan pilotlarınından Werner Knorr yaptığı açıklamada kokunun kalkıştan 10-15 dakika sonra farkedildiğini, bir veya iki dakika kadar sürdügünü ve böylesi durumlarda oksijen maskesi kullanılabileceğini ve tüm önlemlerin alınmak zorunda olduğunu belirtti.

Kokunun en çok Singapur uçuşlarında rastlandığının atını çizen Knorr, bu uçuşlarda koku ve gaz ölçümü yapan bir cihaz kullanılması gerektiğini ifade ederek, söz konusu seferde iklim ve uzun menzil gereği motorlarin daha fazla zorlanmasının motor yağı koksusunun yayılmasına sebep olabilecegini ifade etti. Bu vaka ile ilgili birçok uçuşta panik yaşandığı için medyaya çok kez yansıdığını ifade eden Knorr, uçuşu tehlikeye düşürecek bir vaka yaşanmadığını sözlerine ekledi.
Airporthaber.com

G Force-G Etkisi


HAVACILIKTA G ÇEKME NE DEMEKTİR?ETKİLERİ VE ÖNLEMLERİ NELERDİR

     Başlıktan da alaşılacağı üzere bu hafta havacılıkta sıkça geçen G çekme kuvveti üzerinde kısa bir bilgi aktarması yapacağım.Özellikle savaş uçaklarında mesela F-16 larda yapılan  keskin dönüşlerde meydana gelen merkezkaç kuvvetinin pilotlar üzerindeki etkisi yerçekiminin insane üzerine uyguladığı etkinin kat ve kat fazlasıdır.Bu kuvvetin etkisi genelde yerçekimi kuvvetinin katları olarak etki gösterir.Mesela bir F-16 uçağında 9Glik(Uçağın kanatları yere gore 87.5 derecelik bir açıyla yatış yapıp yaklaşık 50 metre çapında bir daire şeklinde bir tur atması 9 G lik bir dönüş atmış olur)bir manevrada normal olarak 70 kg gelen bir pilot560 kiloluk bir yerçekimi kuvvetinin etkisi altında kalır.Baştaki vücudun üst kısmındaki kan oluşan bu merkezkaç kuvveti etkisiyle ayaklara doğru hareket eder  ve dolayısıyla geçici hafıza kaybı,şuur kaybı,geçici körlük meydana gelir.Bu sorunu çözmek için savaş uçaklarında Anti-G Kombinezonu giyerler.Bu pilotun belini saran uçak G çekerken uçaktan özel bir sistemle otomatik olarak beslenen basınçlı hava ile şişerek pilotun belini,baldırını ve bacaklarını sıkar,yukardaki kanın aşağı doğru hücum etmesini kısmen önlemiş olur.Ayrıca F-16 uçaklarında pilot koltuğu 30 derece geriye yatırılmış olup bu pilotun üzerindeki g etkisini azaltır.
G çekmenin kötü etkileri görülünce akla neden savaş uçaklarının insan vücudunu zorlayan yüksek G çektiği sorusu gelebilir.Bunun cevabı:Savaş uçakları kendisine atılan füzelerden ve peşlerine düşen düşman savaş uçaklarından kaçabilmek için olabildiğince kıvrak olmalıdır ancak bu kıvraklığın sınırı yine insan vücudunun dayanma sınırıdır.

Kara Kutu-FDR

KARA KUTU(FLIGHT DATA RECORDER)
Uçaklarda kullanılan bir diğer sistemde kara kutudur.Karakutu bilindiği gibi bütün uçuş bilgilerinin saklanmasına,gerektiğinde bir kaza veya herhangi bir olay meydana geldiğinde o durumda  neler meydana gelmiş,neler yaşanmış olduğunu bu kutudan bakarız.Bu kutu isminden de anlaşılacağı üzere rengi kara  yani siyah değil rengi pembe renklidir..Ancak bazı öneriler gelmekte ,mesela bir uçağın malzemesi bu FDR ın yapıldığı malzemeden yapılsa daha saglam olur,kaza kırım ihtimali daha az olurdu.Ancak bilindiği gibi uçak veya hava aracı üreilirken  malzeme özelliğinin yanı sıra hafiflik ve uzun sure dayanıklılık ve aynı zamanda verimlilik de önemlidir.Bu malzemeden yapılırsa çok daha fazla pahallıya mal olur ve buda üreticilere çok pahallıya gelicektir.Bu da çok önemli bir faktordur.3 tarz kara kutu mevcuttur.İlki kokpit seslerini kaydeden cihazxdır.Cockpit voice recorder olarak gecer.2.si ise sadece uçuş bilgilerini akydeder buna da flight data recorder denir.3 sü ise hem ses hemde data ları kaydeder bu günümüzde en cok kullanılan kara kutudur.Kara kutular genelde şu parametreleri kaydeder:zaman,basınc,yön,hidrolik basıncı,fren hızı,dış ortam sıcaklıgı,control yüzeyleri durumu,motor gücü,oto pilot durumu gibi temel  ve buna benzer veriler elde edilir.1100 derecede  yarım saat calısırlar.3 metre derinlıkte  30 gun calısırlar.
Kara kutunun standartları mevcuttur.Bunlar: Büyük uçaklar için FAR Part 121 Appendix M (Taşıma uçakları, minimum parametre listesi)
Yine Büyük uçaklar için FAR Part 125 Appendix E (12-19 kişilik yolcu uçakları, minimum parametre listesi)
SAE AS8039 A (Küçük Uçaklar)
CS23.1323, 1325, 1327. (Sertifikasyon gereksinimleri)
TSO 123A, fiziksel ve genel gereksinimler.
TSO 124A, fisiksel ve genel gereksinimler.
RTCA/DO 160A, Çevresel şartlar.
RTCA/DO 254B, Elektronik donanım şartları

ELEKTRONIK HARP(EW:ELECTRONIC WARFARE) SISTEMLERI

ELEKTRONIK HARP(EW:ELECTRONIC WARFARE) SISTEMLERI

Sevgili okuyucularım.Bu hafta elektronik harp sistemleri hakkında yazmayı uygun buldum.Konuya EW tanımıyla başlıyalım.Elektronik harp kısaca bir uçağınyerde,havada, denizde bulunan radar,lazer ve haberleşme radyolarının,atılan füzelerin yerini tespit etme,yanıltma,etkisini azaltma ve işlevlerini önleme fonksiyonlarının tamamına denir.Elektronik harp,ESM(Electronic support measures=elektronık destek onlemleri) ve ECM(electronic counter measures),ECCM(Electronic counter-counter measures) gibi bölümlere ayrılır.Kısaca açıklamaya çalışırsak:

ESM/EWESM(ELECTRONIC WARFARE Electronic support measures):Bu sistemler yayın yaparak çalışan radar,haberleşme sistemlerinin  varlığnı arama,tespit etme,yerini yönünü hassas olarak belirleme,bu yayınları analiz etme ve gerekirse kaydetme fonksiyonlarını içerir.
EECM(Electronic counter-counter measures):Düşmanın elektroni,k harp ve ECM uygulamasına rağmen kendi elektromanyetik yayın yapan aracımızı (haberleşme,seyrusefer,yön bulma gibi)bunlardan etkilenmeden kullanmaya denilmektedir.
ECM(Elektronık karşı onleme sistemleri)Hava aracının düşman radarlarına,lazer tespit cihazlarına,kızıl ötesi veya mor ötesi ışınlarla çalışan tespit,uyarma,takip sistemleri ile güdümlü füzelere karşı yakalanmaktan koruma,karıştırma sistemleridir.Günümüzde ısı güdümlü ve lazer güdümlü silahlar yaygın olarak kullanıldığı içinECM sistemlerinin kapsamı genişlemiştri.ECM pasif  ve aktif olmak üzere 2 ye ayrılır.Pasif sistemler sadece pilota uçağın radara yakalandığını ve kendine doğru bir füze geldiğini haber vermektedir.Aktif ECM den ise yayın yapan radar kaynaklarını,kendisine kilitlemiş ve takip eden füzelere ve füze yönlendirme sistemlerini karıştırma yapar veya köreltir.
Kısa bir hatırlatma yapmak gerekirse ,hepimizin bildiği RADAR aslında bir terim olup RADYO DETECTION AND RANGING kelimelerinin kısaltmasıdır.Radyo algılama ve merkez tayini olarak da kısaltabiliriz.Uzaktaki bir cismi  radio dalgalarının yansıması yardımıyla tespit eden cihaza  RADAR denilir.
Haftaya görüşmek dileğiyle.Sağlıcakla kalınız.

Sydney flyover launches Qantas Emirates aviation deal

TWO Airbus A380s made a dramatic tandem flight over the Sydney Harbour Bridge today to launch the new Qantas-Emirates partnership.
Source:
http://www.theaustralian.com.au

🔥Tragic Malaysian Navy Helicopter Collision

Photocredit:RT Two helicopters collided en route to the Malaysian Navy's 90th-anniversary celebrations, resulting in 10 fatalities. Inve...